12.4 C
Almanya
Cuma, Nisan 26, 2024

‘Âb âlemi’nden ‘luhuk kekesi’ne

YEŞİM PÜTGÜL

Başlıktaki kelimeleri anlamadıysanız, Necdet Sakaoğlu’nun „Alfa Basım Yayın“dan çıkan Osmanlı Tarihi Sözlüğü’ne bakmanız gerek. Sakaoğlu’, tarihle ilgilenenlerin ellerinden düşüremeyeceği sözlükte, Osmanlı’ya ait 6.000 kavram, kurum ve olaya yer vermiş.

Âb âlemi, caba akçası, ezmayiş, ıskarlat bedeli, kabban, luhuk kekesi, ocak kakanozları, rahtvan ağaları, uğrun kapu, ücret-i sükûk, yahnikapan, zâbıta-i saydiye… Eğer bu kelimeler sizin için bir anlam ifade etmiyorsa, yapmanız gereken şey, Necdet Sakaoğlu’nun Kavramlar, Kurumlar, Olaylar altbaşlıklı Osmanlı Tarihi Sözlüğü’nü edinmek olmalı.

Malum son yılarda televizyonda yayınlanan dizilerin de etkisiyle Osmanlı çok daha fazla yazılmaya, konuşulmaya başlandı. Gerek gündemi, gerekse dizileri takip ederken bu döneme ait pek çok bilinmedik kavramla karşılaştığımız da bir gerçek. Tarihi alanında ödüllü pek çok eser yazan Necdet Sakaoğlu’nun sözlüğü, bu noktada can kurtarıcı.

Zor olan çalışmayı sınırlamak

Osmanlı adları, kavramları, deyimleri ve olaylar ekseninde bir sözlük yazarken asıl zor olanın çalışmanın alanını sınırlamak; yani ‘ayıklama’ yapmak olduğunu belirten Sakaoğlu, kitabın önsözünde bu çalışmasının kimlere hitap edeceğini şöyle açıklıyor:

“Sözlük kapsamındaki kavramların çoğunu Osmanlı tarihiyle içli dışlı bilim insanlarının bir kaynağa başvurmadan belleklerinde bulmaları doğalsa da tarih araştırmalarına başlayanların, tarih öğrenimi görenlerin, genel kültür ve tarih konularıyla ilgilenenlerin, bu kitaptan sıklıkla yararlanacaklarına kuşkum yoktur.”

Toplam 6.000 maddenin yer aldığı Osmanlı Tarihi Sözlüğü ‘âb âlemi’ maddesiyle başlıyor. Açıklama şöyle:

“Âb âlemi, akarsu kıyısında yapılan ilkbahar eğlencelerine verilen ad. ‘Gidelim Göksu’ya bir âlem-i âb edelim’ şarkısı bu eğlenceleri anımsatır. Tanzimat dönemi ve sonrasında yüksek devlet görevlilerinin içkili akşam toplantılarına da Âb Âlemi denilirdi. Farsça ‘ab’ (su) içki yerine kullanılırdı.”

Başlıkta sözü edilen diğer kavram olan „luhuk kekesi“ ise bir çeşit şekerleme. Madde şöyle:

“Luhuk Kekesi: Koyu bal kıvamında kaynatılmış şekerleme macun. Keke denen ağzı eğik bir çeşit kaşıkla alınıp dondurma gibi yalanırdı. Harem kadınları bununla vakit geçirmekten şişmanlar, dişleri de çürürmüş.”

Son Haberler

İlgili Haberler