Kendilerine sık sık ‘Nasıl oyuncu olurum’ sorusunun yöneltildiğini kaydeden tiyatrocu Emrah Elçiboğa, “Bu soruyu bir doktora, bir avukata yöneltiyor musunuz? Orada da yol belli. Tıpı başarıyla bitirirsiniz doktor, hukuku fakültesini tamamlarsınız avukat olursunuz. Aslında tiyatro, sinema oyunculuğunda da yol belli. Bu işin eğitimini alacaksınız” dedi. Ünlü oyuncu kimsenin oyuncu olamadığı için tiyatroya küsmemesi gerektiğini, tiyatroda tasarımcılık, teknik, yazarlık, müzik gibi farklı işler de olduğunu söyledi.
Frankfurt Türk Tiyatro Festivali’nde atölye çalışması yapan tiyatro ve dizi oyuncusu Emrah Elçiboğa, Tiyatro sahnesini ‘er meydanı‘ olarak niteledi. Atölye çalışmasına katılanlara “Festival bir haftadan beri devam ediyor. Oyunların hepsini izlemeliydiniz. Sizin ne kadar çaba gösterdiğiniz önemli. Bu işi çok ciddiye almak, o mesleği sahiplenmek önemli. Bunun için müziği, heykeli, resmi, edebiyatı bilmeniz önemli. Örneğin Homeros’u okumanız, fikir sahi olmanız bu işin abcsi. Sahne sınırları belli bile olsa özgürleşme alanıdır. Londra’daki Hyde Park’ı anımsayın. Sözü olan söyler. Tiyatroda sahne en az on santim yükseltilerek, izleyenlerle fark yaratılır. Sahneye çıkmak yürek işidir. Yüreğinizi ortaya koyacaksınız. Düşebilirsiniz, dekorasyon devrilebilir. İşinizde başarılı iseniz insanlar o ayrıntıları görmeyecektir. Ama başarılı değilseniz, insanlar ayrıntılar arayacaktır” dedi.
Kenan İmirzalıoğlu ve Kıvanç Tatlıtuğ örnek
Bir insanın en büyük düşmanının iyi anlamadığı sözcükler olduğunu kaydeden Elçiboğa sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz sözcükleri doğru anlamazsak, onları doğru kullanamayız. Oyuncular Sendikası üyesiyim. Türkiye’de 750, ABD’de 17 bin 500 oyuncu var. Ama onlar yetenekli insan bulduklarında iki yıl eğitime tabii tutuyorlar. Bizde ise bunu benim tanıdıklarım arasında bir tek Kenan İmirzalıoğlu ile Kıvanç Tatlıtuğ yaptı. Siz önce kendinizi inandırmanız lazım. Birşeyi bilmeden, hissetmeden, oynamanın anlamı yok. Ben gay oynamayamam, öpüşmem olmaz. Oyuncu herşeyi oynar. Buna karşıyım ile yapamam farklı şeyler. Kamera önü ile tiyatro arasındaki fark yalnızca tekniği”
Emrah Elçiboğa pek çok dizinin yanısıra , Tiyatro Frankfurt’un 12 Eylül’de ülkeyi terkeden, 15 Temmuz’da Türkiye’ye döndüğünde yeni bir darbe girişimiyle karşılaşan bir kişinin yaşadığı travmayı anlatan ‘Ustu Kalsın’ oyunnda da rol almıştı
