6.3 C
Almanya
Salı, Nisan 16, 2024

Frankfurt Maratonu’nda da „Yaşasın Cumhuriyet“

 

 GÜRSEL KÖKSAL

Bu yıl 36’ncı kez gerçekleştirilen Uluslararası Frankfurt Maratonu, 29 Ekim’e denk geldi…

Biz de „Frankfurt Dostluk Çemberi“ takımı olarak koşarken, bir yandan da Cumhuriyet’i kutladık…

“Yaşasın Cumhuriyet” dedik..

Soranlara da dilimiz döndüğünce 94 yıl önceki 29 Ekim’i, Osmanlı İmparatorluğu‘nu ortadan kaldıran Türkiye devrimini anlatmaya çalıştık…

Bu vesileyle bir kez daha „Yaşasın Cumhuriyet“, „Yaşasın Cumhuriyetçiler“…

EN HIZLI ATLET ETİYOPYA‘DAN

Frankfurt Maratonu’na bu kez 108 ülkeden 20 binin üzerinde koşucu katıldı. Bunların 14 bini 42,195 km’lik maraton mesafesini koştu… Minikler, 17 yaşın altındaki gençler kendileri için düzenlenen daha kısa mesafeli koşulara katıldılar…

Güneşin zaman zaman kendini göstermesine rağmen oldukça soğuk ve daha önemlisi fırtınalı bir havada gerçekleştirilen maraton, her yıl olduğu gibi koşu güzergahında yerlerini alıp, zaman zaman müzik eşliğinde koşucuları destekleyen onbinlerce Frankfurtlunun katkısıyla bir şenlik havasında gerçekleşti…

Maratonun kadın birincisi Vivian Cheruiyot (Kenya, derecesi 2 saat 23 dakika 35 saniye), erkek birincisi de  Shura Tola (Etiyopya, derecesi 2:05:50) oldu.

Yarışa Almanya’dan katılan atletlerin birincileri de kadınlarda Katharina Heinig (2:29:29), erkeklerde de Arne Gabius (2:09:59) oldular. Genel sıralamada 6’ncı olan Arne Gabius, 2015’ten bu yana Almanya rekorunu (2:08:33) elinde tutuyor. Yeni derecesiyle „Almanya’da 2017’nin en hızlı maratoncusu“ olan 36 yaşındaki Gabius’un koşudan iki gün önce ilk kez baba olduğu öğrenildi.

 

AVRUPA’EN İYİ MARATONCULARI!

Önceki yıllarda yarışlardan sonra yayınlanan haberlerde dereceye girenler için bir genel sıralama olurdu, bir de Almanya’dan katılan sporcuları kapsayan bir sıralama yapılırdı. Bu elbette gayet doğal bir şey. Sonuçta bu koşu Almanya’da yapılıyor, ülkenin en büyük maratonlarından biri. Buradaki sonuçların ülkedeki atletlerin durumunu anlamak için böyle bir özel sıralama önemli ve gerekli.

Ama son yıllarda bir de „dereceye giren Avrupa’dan katılan sporcular“ sıralaması yapılmaya başlandı. Bu koşularda ilk sıraların hemen hepsini Afrika’dan gelen atletler alıyor ya, herhalde birileri „onların olmadığı bir maratonun sonuçları nasıl olurdu?“ sorusuna yanıt arıyor. Bir bölümü de herhalde daha ileri gidip, ten rengi beyaz olan sporcuların durumunu öğrenmeye çalışıyor. Bunlar son yıllardaki göçlerin de etkisiyle „çok kültürlü“ toplumlara dönüşen Batı Avrupa’da bu tip sınıflandırmalarının bu sorulara çok da net bir yanıt olmayacağını da bilmiyor olamazlar. Çünkü ne kadar ayrı listeler hazırlamaya çalışsalar da „Avrupalılar“ sıralamasındaki atletler arasında da Afrika kökenli sporcular ve tabii ki kökleri Avrupa dışında bir yerlerde olan göçmen ailelerin çocukları da yer alacak. Ve isimlerine bakarak, onları bu listelerden „ayıklamak“ da hiç mümkün değil. Çünkü onların çoğunun isimleri de Batı dünyasında kullanılanlara benziyor. Ama yine de bu sınıflandırmaları konuyla ilgili haberlerinin arasına sıkıştırmaktan vazgeçmiyorlar…

Yanlış anlama olmasın, burada koşu sonuçlarıyla ilgili resmi sıralamalardan söz etmiyoruz. Resmi sıralamada tamamen evrensel kategoriler sözkonusu. Ama burada söz konusu olan bazı yayın organlarının, koşulardan sonra genel sıralama ve Almanya sıralamalarını verdikten sonra bir de „Avrupa sıralaması“ yayınlaması. Sorun orada… Yukarıda belirtildiği gibi genel sıralamasının yanısıra bir de Almanya sıralaması yapılması gayet doğal. Ancak „Avrupalı“ kategorisi çıkarmak hiç de sportif bir davranış değil. Bunu yapanların bir bölümü belki de farkında bile değiller, ama bu gayet ırkçı, ayrımcı, dışlayıcı davranış…  Bu durum sporun ruhuna aykırı.

Bu vesileyle burada Frankfurt Maratonu’nun „en iyi Avrupalısı“nı „es“ geçiyoruz…

Gürsel Köksal

MARATONA TÜRKİYE’DEN KATILANLAR

Ama buraya „Türkiye’den katılanlar“ kategorisi eklemenin bir sakıncası yok. İnternet sitesinde yayınlanan bilgilere göre maratona „Türkiye’den katılan“ koşucu sayısı 22 olmuş. Bunların 9’u İstanbul’dan, 2’si Türkiye’nin diğer şehirlerinden, 6’sı Frankfurt’tan ve 5’i de Almanya’nın diğer kentlerinden. Tabii bu bilgi eksik. Çünkü Almanya’dan katılan bir çok Türkiye kökenli koşucunun, „Alman“ olarak kayıtlara geçtiğini biliyoruz. Ancak ilginç olan Türkiye’den 10’un üzerinde koşucunun bunun için Frankfurt’a geldiği bilgisi. Aldıkları dereceler çok parlak değil, ama çok da kötü değil. En iyileri de koşuyu 3 saatin altında tamamlayan Emin Metin Aksoy. Kocaeli’nden katılan Aksoy’un derecesi 2:59:34.

Bu vesileyle internette yaptığımız bir kısa gezinti sonucu Frankfurt Maratonu’na son 15 yıl itibarıyla Türkiye’den en kalabalık katılımlardan birinin bu yıl gerçekleştiğini görebiliyoruz. Dikkat çeken bir katılım da 2015 yılında gerçekleşmişti. O yıl „Türkiye’den katılanlar“ listesinde 21 kişi yer alıyor, tabii bunların büyük çoğunluğu „Almanya’da yaşayan Türkiye’den gelenler“. Ama asıl önemlisi Türkiye’den gelenlerin dereceleri: 5 Türk atlet maratonu 3 saatin altında bitirmiş. En iyileri de 2:12:27’lik derecesiyle Serkan Kaya idi. Milli Atlet Serkan Kaya, bu derecesiyle Frankfurt Maratonu’nun 8’ncisi olmuştu. Derecesi, aynı zamanda Frankfurt Maratonu’na Türkiye’den katılan atletlerin elde ettiği sonuçların en iyisiydi. Aslında Frankfurt Maratonu tarihinde Türkiye’den gelen bir şampiyon da var. Ama Serkan Kaya’nın derecesi onunkinden de iyiydi. İlgilenenler hatırlayacaktır 1983’te gerçekleştirilen 3‘ncü Frankfurt Maratonu’nda, erkeklerde ilk iki sıra Türkiye’den gelen milli atletler Ahmet Altun ve Mehmet Terzi tarafından paylaşılmıştı. 2015’in 8’ncisi Serkan Kaya’nın derecesi, o koşunun şampiyonu Ahmet Altun’unkinden 14 saniye daha iyi…

 

85 YAŞINDAKİ ŞAMPİYON

Almanya’daki benzer diğer kitlesel spor faaliyetlerinde görüldüğü gibi Frankfurt Maratonu’nda da katılanların yaş ortalaması giderek artıyor… Daha doğrusu koşuya katılan ileri yaşlardaki atletlerin sayısı artıyor. Örneğin bu yarışa katılan koşucuların yaklaşık 700’ü 60 yaşının üstünde, bunların 85’nin yaşı ise 70’ün üstünde. Almanya’nın „en kıdemli maratoncusu“ Arne Haase de bunlar arasında. 85 yaşındaki Haase, yarıştan önce kendisiyle yapılan söyleşilerde kendi yaş grubunun şampiyonu olmayı hedeflediğini açıklamıştı. Bu yaş grubunda tek başına olduğu için şampiyonluğu garantiydi ve o da koşuyu 6 saatin altında tamamlayarak M 85 kategorisinin şampiyonu oldu.
Frankfurt Maratonu uzun yıllardır bireysel olarak katılan atletlerin yanısıra, takımlara da açık.. Binlerce koşucu maratona 4 kişiden oluşan takımlar halinde katılıyor ve 42,195 km’lik mesafeyi paylaşıyorlar. Bu maratonu bitiren yaklaşık 6600 koşucu böyle yaptı. Bu takımlardan biri de ikinci kez katılan “Frankfurt Dostluk Çemberi”ydi. Deniz Köksal, Ayhan Can, Yılmaz Işık ve bu satırların yazarından oluşan takım toplam 4 saat 10 dakika sonra birlikte bitiş çizgisini geçti…

Girişte vurguladığımız gibi bu yılki maraton 29 Ekim’e denk gelmişti… Biz de çağdaş Türkiye’nin en önemli bayramı koşarak kutladık.

Türkiyemiz‘e vatandaşlarının eşitlik, özgürlük, barış, gerçek demokrasi ve kardeşlik içinde yaşayabildiği ve hep daha iyiye, daha güzele yönelen bir Cumhuriyet diledik. Yaşasın Cumhuriyet!

Son Haberler

İlgili Haberler