3.6 C
Almanya
Çarşamba, Nisan 24, 2024

Köln ‘Teslim Olmayacağız’ dedi

Almanya’nın Köln kenti yakınlarındaki Belgisch Gladbach kasabasında Birleşik Haziran Hareketi, CHP Köln derneği, Çarşı, Buntes Duisburg ve Fikir Atölyesi’nin birlikte  “Saltanata geçit yok, teslim olmayacağız’ dediler.

Avrupa Alevi Birlikleri Konfedasyonu Başkanı Metin Mat ile CHP Genel Başkan Yardımcısı Zeynep Altıok, CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, Haziran Meclisi Üyesi İsmail Hakkı Tombul’un da katıldığı toplantıyı TSD Düsseldorf, TSD Mülheim, UNA AKM, Çepni Derneği Wuppertal, AKM Düsseldorf, AKM Lüdenscheid, AKM Wuppertal, TDB’nin de destekledi. Belgisch Gladbach’ta ‘Saal 2000’de düzenlenen toplantıya büyük ilgi oldu.

Toplantıya şair Nevzat Çelik de katıldı. Çelik, Mazlum Çimen’in sazı eşliğinde ‘İtirazın birinci şartı’ ve ‘Şafak Türküsü‘nü okudu.

Şimdi meclisler kurma zamanı

Toplantı saygı duruşuyla başladı. Haziran adına konuşan Neslihan Çelik, Haziran Türkiyesi, üzerimize çöken karanlığı yıkabilecek, eşit ve özgür bir ülkenin yolunu açabilecek güçte olduğumuzu göstermiştir. Şimdi teslim olmayan, boyun eğmeyen, diz çökmeyen halkın iradesiyle Haziran’ın ülkesini kurmak için yürüyüşümüzü güçlendirme zamanıdır” dedi.  

Neslihan Çelik

CHP Köln Günay Başkanı Çapan da eşit yurttaşlık temelinde örgütlendiklerini ve bu şekilde başarıyı yakaladıklarını söyledi. Çapan, “Biz bu topraklarda kardeşce yaşardık, bizi ayrıştırdılar. Bu toplantı toplumsal muhalefetin birlikte örgütlemenin ilk toplantısıdır” diye konuştu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok

Kız çocukları kadın oldu 

Toplantıda konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, emekçi güçlerin dayanışma hattında eksikler olduğunu belirtererek konuşmasında özetle şu ifadelere yer verdi: “Türk kürde, Kürt Türke, kendisine düşman edildi. Düşünen, üreten herkesi susturdular. Bu karanlık iyilikle bitecek. Ekonomide rakamlar gizlense de herkes evinde, mutfağında hissediyor. Terörizme iktidar, fırsatçı yaklaşımla izin verdi. Herşeyin çöktüğü bir dönemde bilinçli bir kuşatma oldu. O kuşatma eğitim sistemiyle halkı teslim aldı. Düşünen, aydın insanlar hedef alındılar, yakıldılar, öldürüldüler. Derin bir adaletsizliğe meydan oluşturuldu. Kız çocukları istismarı her yerde açık şekilde yapılıyor. Kız çocukların kadın ve bunun meşru olduğu, dört yaşındaki çocukların hafız okullarında eğitildiği bir dönemde onların eğitenler sınırsız bir özgürlük yaşarken, karşısındakiler hapsedildi. Sivil silahlanma çağrısı yaparak yeni katliamlar, yeni ölüm döşekleri hazırlıyorlar. Çare ortak noktada üreten bireylerin, laik, demokrat, cumhuriyetçi, yok edilen dayanışma ruhunu yeniden oluşturmaktır. Bu bir umuttur”

Korku imparatorluğu yaratılmak isteniyor

Haziran Meclisi Üyesi İsmail Hakkı Tombul ise dinin ve siyasal İslamın ılımlı olamayacağını, frsat buldu mu hayatın her alanına hakim olmak istediğini söyledi. Manisa’da spor yapan bir kadının hedef alınması örneğinde olduğu gibi kadınların evlere hapsedilmek istendiğini kaydeden Tombul, “Devlet yurtlarını kapatarak, eğitimi cemaatlere havale etmek istediler. Onlar geleceğimizi teslim almak istiyorlar. 14yılda halk daha yoksullaştı. Dolar 3,5 Euro 4 lere fırladı. Artık güvencesiz bir yaşam var. Fabrika sahibi ‘Artık gelmeyeceksin’ derse işinden olacaksın. İş kazalarına fıtrat dediler. Zonguldak’ta maden altında kalanlara ‘Güzel öldüler’ dediler. 14 yılda yoksulluk, açlık, kan ve zulüm var. Halkı birbirine düşman etmek için ellerinden geleni yapıyorlar. Beşiktaş ve Kayseri katliamları, milliyetçiliği, şovenizmi artırıp Erdoğan’a hizmet ediyor. Biz inatla halkların kardaşliği diyoruz. Herkes baskı ve zulümle susturulmak isteniyor. Adeta bir korku imparatorluğu yaratılmak isteniyor. Böyle durumda halk nefessiz kalıyor. Tam da bu noktada duruma bizim müdahale etmemiz gerekiyor. Anayasa değişikliği fiili durumun devamıdır. Bugüne kadar ne yaptınız ki Anayasa değişikliği istiyorsunuz. Devrimciler teslim olmaz, değişim için mücadele eder. Gezi ile halka ışık tutuldu. Gezi bu topraklarda süren devrimci mücadelenin ürünüydü. Geleceğe elimizden almak isteyenlere karşı örgütlü şekilde karşı koyabiliriz. Birleşik Haziran böyle bir olgunun cisme dönüşmesidir. Onların yeni Türkiyesi’nde hırsızlık, yoksulluk, bizim Türkiyemiz’de aşk, ekmek sahibi olmak var. Onlarda gericilik, bizde herkesin inancına saygı, laik bir yaşam var. Onların yeni Türkiyesi’nda halka karşı tank ve toplar, cezaevlevri, ölümler var. Bizim Türkiyemiz’de herkesin özgürce, kardeşce yaşaması, kendi geleceğini kendisinin belirlemesi var. Kavga bu iki Türkiye arasında. Biz asla teslim olmayacağız. Biz teslim olmayanların izinde yürüyoruz” dedi

Almanya’nın onurunu koruduk

Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK) Genel Başkanı Hüseyin Mat son günlerde Türkiye’de artan şiddeti kınadıklarını söyledi. Aleviler için en kutsalın insan olduğunu kaydeden Hüseyin Mat, “Bizleri siyasi İslamla bir tutanları kınıyorum. Biz Geziden bir yıl önce Bochum’a 50 bin insanla Erdoğan’ın Barış Ödülü almasını önlemenin gururunu yaşadık. Bochum’da Almanya’nın onurunu da biz kurtardık. Biz kendimiz için özgürlük istemiyoruz. Demokrasi mücadelesinde kim ortak paydada buluşabiliyorsa onlarla olmamız lazım. Bu iş yalnızca Alevileri örgütlemekle olmuyor. Bizim camilere de dokunmamız lazım. Sünni kardeşlerim kendi anne ve babalarından başlayarak kendi çevrelerini örgütlemeleri şart. Ya ülke tekçi, şeriatçı, ırkçı bir ülke ya da Alevi Sunnisiyle herkesin kendi inancını yaşabileceği, laik, sosyal hukuk devleti olacak. Devrimcilerle sosyal demokratları ve Atatürkçüleri biraraya getirmek zorundayız. Israrımız devam edecek. Batıda sosyal demokrat Kürt illerindeki katliama, doğudaki Kürtler de Cumhuriyet gazetesine baskın karşı sessiz kaldığı sürece bu durum devam edecek” diye konuştu.

Topraklarınızda ekmek bulamadığınız için

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın ölümüne kadar kimsenin kendisinden hesap sormaması için tek adam yönetimi istediğini savunan Bursa CHP Milletvekili Orhan Sarıbal da Türkiye’de emekçilerin, aydınlar, sosyal demokratların yanyana gelmesi gerektiğini söyledi. Yakın tarihte de muktedirlerin halkı din ve ırkçılık üzerinden şekillendirdiğini savunan Sarıbal “Sizler topraklarınızda ekmek bulamadığınız için buralara geldiniz. O ülkede mutlu bir başarı öyküsü yazılamadı. Bu bir sistem meselesidir” dedi.

Buluşmanın sunuculuğunu Hıdır Kalay ile Sevilay Deniz yaptılar. Buluşmada sahne alan ünlü sanatçı Mazlum Çimen kendiyle özleşmiş türküleri okudu. Acı ve mutsuz bir ülkeden geldiğini kaydeden Mazlum Çimen, “Adam gibi faşistleri özler olduk. Faşistler faşizmi öğreniyor. Sorun bunların ne yaptığından çok bizim ne yaptığımız. Biz güncelleşemeyoruz. Ancak acılarımız güncelleşiyor. Kendi penceremizden içeriye doğru bakamıyoruz. Kendimizi eleştirmiyoruz, okumuyoruz, izlemiyoruz, bakmıyoruz” ifadelerini kullandı.

Özge Metin ile Erdal Güney ikilisi büyük alkış aldılar. Erdal Güney hayatında hiç bu kadar tedirginlik yaşamadığını belirterek, “Talepler birbirine karıştı. Laiklik çok büyük bir toplumsal istek. Ortak bir cephe oluşturmadan herkesin doğruları kendine kalsın” diye konuştu. Toplantıda Ankara katliamından sonra bestelenen şarkıyı seslendiren Özge Metin ise Ankara’dan sonra 25.nci katliamın olduğuna dikkat çekti. Özge Metin ile Erdal Güney daha sonra Grup Abal’a eşlik ettiler. Yeşil pasapartu bulunan Grup Abdal’ın bir elemanın Türkiye’den çıkış yapamadığı kaydedildi.

Son Haberler

İlgili Haberler