7.7 C
Almanya
Salı, Nisan 23, 2024

İmza kampanyası: AfD teşkilatları yasaklansın

Almanya'da aşırı sağcı AfD'nin yasaklanması gündeme geldi

Almanya’da AfD ve ırkçı, aşırı sağcı, faşist gruplara yönelik tepkiler artarak devam ederken campact.de adlı sitede üç AfD eyalet teşkilatının yasaklanması için imza kampanyası başlatıldı. İmza kampanyasına şimdiye kadar yaklaşık 450 bin insan destek verdi.

Siz de imzalayın: https://aktion.campact.de/rechtsextremismus/afd-verbot/teilnehmen

Campact.de, imza kampanyasına yönelik “AfD iğrenç bir plan geliştirdi: Milyonlarca insanın kitlesel olarak sınır dışı edilmesi. Parti giderek demokrasimiz için ciddi bir tehdit haline geliyor. Thüringen, Saksonya-Anhalt ve Saksonya ile birlikte üç eyalet teşkiyatı, halihazırda (Anayasayı Koruma Teşkilatı’nca) kesin aşırı sağcı olarak kabul ediliyor. Yine de bu eyaletlerde hükümete katılımları mümkün olacak. Bunu engellemeliyiz. Bu AfD eyalet teşkilatlarının yasaklanması için şimdi imzalayın!” çağrısını yaptı.

GİZLİ TOPLANTININ TARİHSEL ROL MODELLERİ VAR

Bilindiği gibi geçtiğimiz günlerde Alman basınında Berlin yakınlardaki bir otelde aşırı sağcı AfD’nin üyelerinin diğer ırkçı gruplarla Nazi planını anımsatan ırkçı bir plan üzerinde konuştukları haberi Almanya’da bomba etkisi yaratmıştı. 1940 yılında da Naziler, yaptıkları plan dahilinde milyonlarca Yahudiyi Madagaskar’a sürmek istemişti. Naziler plan çerçevesinde kitlesel ölümleri de hesaplamış, ilerleyen zamanda da milyonlarca insan, Nazilerin toplama kamplarında katledilmişti.

SİYASİ PARTİ LİDERLERİNE ÇAĞRI

Campact.de parti liderleri Friedrich Merz (CDU), Markus Söder (CSU), Saskia Esken und Lars Klingbeil (SPD), Ricarda Lang und Omid Nouripour (Yeşiller), Christian Lindner (FDP) ve Janine Wissler und Martin Schirdewan (Die Linke) yaptığı açık çağrıda “AfD giderek radikalleşiyor. Gizli bir toplantıda milyonlarca yurttaşın sınır dışı edilmesini planladı. Özgür ve demokratik temel düzenimize yönelik bu tür saldırılar cevapsız kalmamalıdır.
Bu demokrasi düşmanlarına karşı savunmasız değiliz. Alman Anayasası, anayasa karşıtı partilerin yasaklanmasını açıkça öngörmektedir. AfD federal partisine yönelik bir yasaklama prosedürü muhtemelen başarısız olacaktır. Ancak Thüringen, Saksonya-Anhalt ve Saksonya’daki eyalet derneklerinin başarı şansı yüksektir – Anayasayı Koruma Teşkilatı tarafından “kesin aşırı sağcı” olarak sınıflandırılmışlardır.
Bu nedenle sizleri demokrasimizi korumaya çağırıyoruz. Bu üç devlet kuruluşunun yasaklanması için bastırın!” görüşüne yer verdi.

ALMANYA’DA PARTİ YASAĞI MÜMKÜN MÜ?

Anayasanın tüm partileri özel koruma altına aldığı Almanya’da sadece Federal Anayasa Mahkemesi, Anayasa’nın 21. maddesi uyarınca bir partiyi yasaklayabiliyor. Yasaklama için Federal Hükümet, Federal Meclis ya da Federal Konsey, Anayasa Mahkemesi’ne başvurması gerekiyor.

YASAKLAMA SÜRECİ NASIL İŞLİYOR

Federal Meclis, Federal Konsey ya da Federal Hükümet, Federal Anayasa Mahkemesi’nden bir parti yasağını incelemesini talebinin ardından mahkeme, “dosya durumu” olarak adlandırılan kanıtlara dayanarak başarı şansını değerlendiriyor. Yargıçlar daha sonra ana davanın açılıp açılmayacağına karar veriyor. Bu ana davalarda, bir partinin yasaklanıp yasaklanmayacağına karar vermek için yargıçların üçte ikisinin çoğunluğu zorunlu oluyor.

AfD’NİN YASAĞINA BİR ENGEL VAR MI?

Görüşüne başvurulan birçok anayasa yargıcı, AfD’ye yönelik federal düzeyde bir yasaklama prosedürünün bu aşamada başarısız olabileceği konusunda uyarıyor. Yargıçlara göre bunun nedeni, partinin anayasa karşıtı fikirleri yaymasının yeterli olmaması. Şimdiye kadar Anayasa Mahkemesi’nin uygulamaları ve Federal Anayasa Mahkemesi’nin içtihadı yasak için “özgür, demokratik temel düzene karşı aktif olarak militan, saldırgan bir tutum sergilenmesini” ve “bu hedeflere ulaşmada başarılı olmasının mümkün olduğuna dair somut göstergeler, partinin de takip edilen anayasa karşıtı hedeflere ulaşmanın sonuca ulaştırma durumu”nu öngörüyor. Bu şu anlama geliyor: AfD, aşırı sağcı ideolojisini hayata geçirebilmesinin somut olarak gerçekleştirebileceği bir durumda yasaklanabilir.

Bir yasaklama prosedürünün başarı şansına ilişkin önemli bir gösterge de Anayasayı Koruma Teşkilatının değerlendirmeleri oluyor. Teşkialt, potansiyel olarak anayasayı ihlal eden aktörleri izliyor; bulguları mahkeme süreçlerinde önemli bir kanıt olabilir. Bu makam üç AfD’nin üç doğu eyaleti teşkilatını somut aşırı sağcı olarak nitelendirse de AfD’ye ilişkin nihai değerlendirmesini henüz yayınlamadı: Federal partiyi “şüpheli vaka” olarak listeliyor. AfD’nin bu değerlendirmeye karşı dava açtığı dava henüz sonuçlanmadı.
AfD’nin yasaklanması için yapılan bir başvurunun mahkemede başarısızlığa uğraması halinde ortaya çıkacak zararın çok büyük olacağı düşünülüyor: Aşırı sağcı parti bu durumda kendisini demokratik oluşum şeklinde niteleyecek. Bu tür davalar ayrıca çok zaman alıyor. Başvuru ile mahkemenin kararı arasında AfD’nin kendisini pervasızca mağdur olarak göstermek için kullanacağı süre, uzun yıllar geçebilir.

ÜÇ EYALET TEŞKİLATININ YASAĞI NEDEN MÜMKÜN?

Anayasayı Koruma Teşkilatı, bu üç eyaletteki AfD eyalet teşkilatlarını “Kesinlikle aşırı sağcı” şeklinde nitelendirdi. Brandenburg teşkiyatı ve federal düzeydeki AfD hakkındaki inceleme ise devam ediyor. Federal Anayasa Mahkemesi’nin AfD yasağı prosedürüne izin verip vermeyeceğine karar vereceği ön görüşmede hakimler büyük ölçüde anayasayı koruma makamlarının değerlendirmeleri esas alınacak. Bu nedenle uzmanlar, Saksonya, Saksonya-Anhalt ve Thüringen’deki AfD eyalet örgütünün yasaklanması için başarı şansının çok daha yüksek olduğunu düşünüyor.
Ancak mahkeme burada da AfD eyalet teşkilatlarının anayasa karşıtı ideoloji ve faaliyetlerine ilişkin açık kanıtlar istiyor. Aksi takdirde mahkeme yasak başvurusunu kabul etmeyecektir. Partinin, anayasaya aykırı, aşırı içeriklerini resmi parti programları dışında, esas olarak da daha az kamuya açık kanallar aracılığıyla yaydığından kanıtlanması zor oluyor. Bu nedenle AfD temsilcilerinin konuya yönelik açıklamalarının bir araya getirilmesi zorunluluk hale gerekiyor.

NPD YASAĞI NEDEN REDDEDİLMİŞTİ?

Federal Anayasa Mahkemesi, 2017 yılında NPD’nin yasaklanmamasına karar verdi. Mahkeme karar için, “NPD, aşırı sağcı partinin açıkça anayasa karşıtı olmasına rağmen, küçük bir parti olarak o kadar önemsiz ki demokrasi için ciddi bir tehdit oluşturmuyor” görüşünden hareket etti. AfD içinse durum böyle değil, özellikle de Saksonya, Saksonya-Anhalt ve Thüringen’de bazı anketler, yüzde 30’un üzerinde oy alabiliciğini gösteriyor. Bir sonraki eyalet seçimlerinden sonra (Saksonya ve Thüringen 1 Eylül 2024’te oy kullanacak), kesin olmamakla birlikte AfD’nin katılımı olmadan bir hükümet kurmak muhtemelen hala mümkün olacaktır. Partinin popülaritesini arttırmaya devam etmesi halinde, sonraki eyalet ve yerel seçimlerde AfD’nin mutlak çoğunluk elde etme tehlikesi bile bulunuyor. Bu nedenle partinin orta vadede anayasa karşıtı hedeflerini gerçekleştirme tehlikesi 2017 yılından çok daha reel bir durum.

OLASI AfD TEŞKİLATLARI YASAĞI NE ANLAMA GELİYOR?

Federal Anayasa Mahkemesi’nin yasakladığı her eyalet teşkilatı feshedilecek. Bu durumda AfD üyelerinin yeni bir isim altında tekrar bir araya gelmeleri de mümkün olmayacak. AfD üyelelerinin eyalet milletvekilleri düşürülecek. AfD artık eyalet ve yerel düzeyde gelecek seçimlerde aday olamayacak. İlgili eyalet örgütünün mal varlığına el konulacak.
Federal AfD ise başlangıçta bir ya da birden daha fazla eyalet teşkilatının yasaklanmasından doğrudan etkilenmeyecek. Ancak Anayasayı Koruma Teştilatı soruşturmasının sonunda federal AfD’nin de “kesinlikle aşırı sağcı” olduğu sonucuna varırsa, eyalet dernekleri hakkındaki karar muhtemelen ülke çapında bir AfD yasağını çok daha umut verici hale getirecek.

Son Haberler

İlgili Haberler